SEYRİ SEFA-1
Arkadaşlar ben de hocamla aldığımız karar doğrultusunda aramızda yaptığımız yazışmaların tamamını sizlerle buluşturmaya karar verdim. Böylesine güzel bir siteye ufak bir katkım olacaksa ne mutlu bana, diyerek sorularıma başlamak istiyorum.
Sefa İçcan :
Kuran’da namazın kılınışıyla ilgili ya da nasıl kılınacağı ile ilgili bir bilgi
yok. Bu soru ile sıkça karşılaşıyoruz ve ben de biraz baktım bulamadım. Siz bu
konuda bana yardımcı olabilir misiniz hocam?
(Ben bu soruyu sorduğumda, henüz hocamızın “Sen de Anlarısın!” kitabı
çıkmamıştı. Kitabı alıp okuduğumda; 80 ve 81. Sayfalarda o bilgilere de
rastladım. Bu vesileyle çok istifade ettiğim bir kitap olduğunu ve hocamıza bir
kez de buradan teşekkür etmek istediğimi belirtmek isterim.)
Hayati Yaman : Haklısın,
çok sıklıkla karşılaşılan bir sorudur. Kur’an’da her şey yazmaz, o Anayasa
gibidir. Anayasaya bağlı olarak yasalar çıkarılır. Yasalara da bakmak lazım,
tarzında hakim kültür ve dini bir inanış söz konusudur. Bir kere bu inanış ve kabul, insana çok mantıklı gibi gelse de,
temelden çok sakat ve çürük bir kabuldür. Ancak yine diri ve fikreden bir
akılla onun çürüklüğünü idrak edebilirsin!
Neden ve nasıl çürük?
Allah’ın bu Kitap
sizin için yeterli ve her şeyi çeşitli örnekleri ile açıklayan, dinin tek kaynağı
olarak indirilmiş bir kitap diye takdim ettiği ve bizi ondan hesaba çekeceğini
belirttiği KUR’AN’a yetersiz muamelesi etmiş oluyoruz. Allah’a da eksik kitap
gönderdiği, onun eksiklerini başka kitapların tamamladığı ve o tamamlayıcıları
da dinin sahibi ve Allah’la birlikte ortağı yaptığımız acı gerçeğini ortaya
koymuş oluyoruz. Ya işte, o hakim kültür ve kökleşmiş inanç bizi nereye
çıkarıyor bak?
Şimdi gelelim mevzuya! İnsanlar, namazın kılınışı ile ilgili
nasıl bilgi istiyor da onu Kur’an’da bulamıyor? Ya da “Kur'an’da namazın nasıl
kılınacağı yazıyor mu?” tarzında son derece sığ bir soru sorarak neyi murat
etmiş oluyor?
İnsanlar, günümüzde kitapçık olarak yayınlanmış, “Namaz Hocası” kitaplarında olduğu gibi
şekilleri Kur’an’da görmek istiyor her halde!
Eğer kıyamete kadar var olacak ve kılınacak olan namaz
ibadetinin şekillerinde bir önem olsaydı, kuşkusuz ki onu da Kur’an açıklardı.
Namaz bahsinin geçtiği, dini kaynak olarak adı geçen kitaplara (İlmihal,
Fıkıh, Hadis Kitapları vs) baktığında oralarda hep şekille alakalı
bilgiler bulacaksın! Ellerini, gözlerini, ayaklarını nasıl ve ne şekilde
konumlandırman gerektiğine varıncaya dek…
Cinsel hayat, mahremiyet, aile içi adap kuralları gibi
insanların bir nevi utanıp sıkıldığı konulara bile açıklık getiren bir Kitap, o
konuda sessiz kalır mıydı? Allah için buna bakmak lazım...
Namaz peygamberimizden önce de var olan ve kılınan bir
ritüel ibadet idi. Ve sonrasında da kılındı, kıyamete kadar da kılınacak.
Ayrıca namaz, bugün bile her dinde ritüel olarak yapılan bir ibadettir. Ve hiç
kimse Hadis kitaplarını okuyarak namazı öğrenmedi! Samimi olsunlar ve olayı
çarpıtmasınlar. Hadis kitaplarını okuyarak nasıl namaz kılacağını kimse
anlayamaz, kusura bakmasınlar. Çünkü bir yerde anlatılan mevzu, başka yerde
oradaki bilginin tam tersi olabiliyor. Namaz görerek, yaşanarak öğrenilen bir
ibadettir. Dolayısıyla Kur'an, namazın dosdoğru kılınmasını emreder ve o
hususta bizleri uyarır.
S İ : “Namazı dosdoğru kılın.” Derken, o
dosdoğrudan kasıt ne peki hocam?
H Y : Namazın
dosdoğru kılınması şudur. Kılınan namaz
insanı inşa etmeli, kötülüklerden alıkoymalı ve hayatına çeki düzen verdirmelidir.
Yalpalamayan, eğilip bükülmeyen, rüzgara ve konjonktüre göre yön değiştirmeyen
dik duruşun sembolü olan Kıyam’ın,
yakarışta bulunduğun Kıraat’in,
yalnızca kimin önünde eğilmemiz gerektiği şuurunu öğreten Rüku’nun ve önünde diz çöküp kapanarak alnını yere koyup
yalvaracağın, Yüce Kudrete en yakın olacağın Secde’nin hakkını vermemizi ister.
Ve namazın geçtiği her ayetin yanında mutlaka infak ve zekattan bahseder. Dosdoğru
namaz budur. Yoksa şekli, bir şekilde hallolan, doğaçlama veya dededen ebeden
gelen kültür içerisinde öğrenilen bir ritüel ibadet iken namaz; günümüzde
içeriği boşaltılmış ve tamamen şekle indirgenmiş ve geçmişi sıfırlama eylemi, şeklinde
bir ibadete dönüştürülmüştür. Kıl namazı affettir günahları. Ver parayı, çal
düdüğü gibi… Tam tersine Kur’an namazın gelecek zamanı yani önünü dizayn etmesi
gerektiğini bildirir.
S İ : Evet hocam
anladım, çok teşekkür ederim.
H Y : Ayetlerini
de atayım. Ankebut-45 bunlardan
birisi ve en çarpıcı olanı. Ayrıca adam gibi namaz kılmazsan veya kıldığın
namaz dosdoğru namaz olmazsa, Maun Suresi
var. Eraeytellezi diye başlayan
sure...
O Surenin 4. Ayetinde,
“Yazıklar
olsun o namaz kılanlara!” diye Allah'ın laneti söz konusudur.
S İ : Anladım
hocam, çok teşekkür ederim.
-Hocam şimdi farklı bir konuyla ilgili sorum olacak ama önce
bir link atacağım size. Vaktiniz olduğunda o linki bir inceler misiniz hocam? O
şahsın Kuran hakkında yazdıklarından bazıları insana çok da mantıksız gelmiyor.
Sizin o konudaki görüşlerinizi almak isterim hocam!
H Y : Bakarım ama
şimdi değil. Çünkü bi göz attım, uzun bir metin ve detaylı bir mevzu!
S İ : Evet evet
hocam. Ne zaman isterseniz!
(Ben o linki saat 02.28 civarı atmıştım hocama. Hocam da bana ertesi
gün akşam 22.15 civarı dönüş yaptı.)
H Y : Hepsini
okudum evlat. Sormak istediğin ne ise buradan ona yönelik soru sorabilirsin.
Öncelikle şunu beyan etmek istiyorum ki, “İnandım dediğimiz kitabı bilmeden yaşamak
ile ateist bir insanın namaz kılarak yaşaması arasında ne kadar çelişki varsa,
o kadar da benzerlik vardır!” şeklinde kullandığım ifadelerle verdiğim
mücadelede ne kadar haklı olduğumu göstermiş oldun bana. Bu konuda yalnız
değilsin. Emin ol pek çok kişinin de aklından geçiyor bunlar. Ya da birisi
böyle sitelerden aldığı bilgileri Müslümanın karşısına dikilip önüne koyunca,
inandım diyen lakin neye inandığını bilmeyen insan da apışıp kalıyor.
Şu bir gerçek ki, bunların hepsine verilecek cevap var.
Ayrıca bu şahısla ortak olarak buluştuğumuz mücadele yönlerimiz var olduğu gibi
ayrıldığımız noktalar da var. Geleneksel İslam ile biz de mücadele ediyoruz.
Fakat kendi içinde mantık hataları barındıran sorgulamaları var. Onlara dikkat
etmemiz gerekecek. Keşke o kadın ile karşılıklı buluşup konuşma imkanım
olabilseydi. Eğer bağnaz ateist değil idiyse, kesinlikle ortak noktalarda
buluşurduk. Ama ne yapalım? Umarım bağnaz ateist değildir. Her kesimin bağnazı
var ve en uğraşılması güç, hatta bazen de gereksiz olan kesim o bağnazlardır!
S İ : Hocam
özellikle Nisa-24 ve Ahzap-50 konusundaki görüşleri çok
mantıksız geldi bana. Yani kadınlara o zamanlar değer verilmiyordu ama Kuranın
da sanki kadınları alınıp satılan mal gibi gördüğünü ortaya çıkarmış! Ben mi
yanlış anladım bilmiyorum? Şahsen bir kadın olsaydım ve bu şahsın yazdıklarına
göre okusaydım Kur’an’ı, ciddi şüphelere düşerdim!
Ama sonra diğer ayetleri okuyorum, insan eliyle
yazılamayacak kadar bilimsel ayetler var. Araştırıyorum gerçekten doğru,
ikilemde kalıyorum bazen…
H Y : Öncelikle
sende alt yapı oluşturması için blogtaki yazılarımdan bazılarını (Allah'ın
varlığı Bilimsel delilleri. Geleneksel algıda yaşanılan İslam ve Allah'ın
gönderdiği İslam farkları. Geleneksel algıdaki peygamber ve Allah'ın gönderdiği
peygamber farkları vs. içerikli sunumlar) sana yollayayım ve gönderdiğim sıraya
göre onları oku olmaz mı? Sana iki hafta da süre vereyim, ondan sonra senin
yukardaki sorularına cevap vereyim.
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2019/09/allahin-varligina-bilimsel-deliller.html
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/09/yakaris-1.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/09/yakaris-2.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/09/sikayet-1.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/09/sikayet-2.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/08/ahlak-1.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/08/ahlak-2.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/08/kopru.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/12/erkek.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2018/12/kadin.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2019/01/kaburga.html?spref=tw
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2019/01/iphone.html?m=0
https://moneradanyolculuk1.blogspot.com/2019/01/ensest.html?m=0
S İ : Tamam hocam
çok teşekkür ederim, hepsine göz atacağım inşallah. Allah razı olsun hocam.
H Y : Ben seni
ayakların üzerinde durdurmak istiyorum ve o nedenle bunları gönderiyorum. Zaten
blogtaki misyon ve vizyon yazılarımızda öyle sunum yapmıştım. “Amacım sizi
kendime bağlamak değil, size kendinizi fark ettirmek; sizi küt kötürüm etmek
değil, sizi de yürütmek ve koşturmaktır.” diye.... Yoksa geleneksel din
öğretileri, insanı daha da kütleştiriyor. Ruhban sınıfı oluşturulmuş din
adamlarına bağlıyor bizi. Ben bu durumu çok yakinen bildiğim için ‘farklı bir
kulvarda ama Kur'an ışığında bir yolculuk yapacağız.’ demiştim.
S İ : Evet hocam.
Ben de bunu istiyorum, tüm samimiyetimle…
H Y : Şimdilik bu
gönderdiklerim sende yeterli bir alt yapı oluşturacaktır. Acelesi yok yalnız
tekrar hatırlatıyorum, gönderdiğim sıraya göre okursun…
S İ : Tamam
hocam. Görüşmek üzere hoşça kalın ve kendinize iyi bakın.
Sefa İçcan
Yorumlar
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.