YOKSA CAN, CANİ Mİ OLDU?



"Usta ölmeden bana bir oyun öğret. Öğret ki, insan olayım!.."

Gün geçmiyor ki, ülkemizden kadın cinayetleri haberi gelmemiş olsun! Yine bir gonca, bırakın solmayı, açmadan gül olmadan toprağı Gülistan yurdu eyledi!

"İnsan" olarak doğdum ve karanlık çağına denk geldim insanlığın! Gözlerimi yaşadığım hayata çevirdiğim her an, bir kez daha hatırladım dünyaya ağlayarak geldiğimi!

Neydi TDK da "insan" demek? Kimdi o tanımı hak eden? Yoksa can, canî mi olmuştu?

"Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı."

İnsanlığın sebep olduğu yıkımlardan ne kadar uzak ve ne kadar da masum bir tanım değil mi?

İnandığım mutlak gerçeği elime aldım ve açıp okudum:

"O size istediğiniz her şeyi verdi. Allah’ın nimetlerini saymaya kalksanız başa çıkamazsınız. Şu bir gerçek ki insanoğlu çok zalim, çok nankördür!" (İbrâhîm Suresi )

Doğruluğuna şüphe duyulmayacak bu Yüce Kelam karşısında düşünmeye başladım.

-Neden bu haldesin ey insan?

-Taşıdığın insanlık sıfatı zalimlikten, bozgunculuktan, fesatlıktan ve kinden mi ibaret?
-O yüzden mi vicdan denen kavramı unuttun?
-O yüzden mi baksan da görmüyorsun?
-O yüzden mi duysan da kulak tıkıyorsun?
-O yüzden mi gerçekten yaşamanın hakkını vermeden ölüyor ve öldürüyorsun?
-O yüzden mi maddenin kölesi, insanların efendisi sanıyorsun kendini?

-Fıtratımızdaki düşünme, kavrama ve değiştirme yeteneğini nasıl oldu da bu denli kötüye kullanıp robotlaştın, ruhsuzlaştın ey insan?
-Sevgiyi nasıl oldu da bu kadar kirlettin ve sebep göstererek kan döktün? Sevgi acıtmazdı oysa!..

-Yüce Kelamın başka satırlarına takıldı gözüm:

"Gerçekten (biz) insanı, en güzel bir biçimde yarattık! Sonra onu, aşağıların aşağısına çevirdik."(Tin Suresi)

Güzel varken çirkini düşündük, çirkini amel edindik. Aşağıların en aşağısını seçen biziz. Her şeyin sorumlusu; çabalamayan, doğruyu aramayan, güzelin peşinde olmayan zihinlerimiz...

Onarmak varken yıkıyoruz, yaşatmak varken biz vermişiz gibi bir yaşamın sonuna sebep oluyoruz. Aynada gördüğümüz insana bile şefkat ve sevgi duymuyoruz. Ruhumuzu süslü bedenlerimizin altında, ellerimizdeki telefonlarda, bindiğimiz arabalarda kaybettik gibi geliyor bana!.. Saplantılı ve yıkıcı duygularımıza sevgiyi kılıf ediyoruz. Ama sevgi denen şeyin ne olduğunu kesinlikle bilmiyoruz. Güvenin, şefkatin, insana ve diğer bütün yaratılmışlara saygının ne demek olduğundan zerre kadar haberimiz yok...

Yakma! Yıkma! Öldürme ey insan! Temiz fıtratına dön. Gerçekten sev, gerçekten saygı duy, gerçekten şefkatli ol! O zaman kaldırımda bile çiçek açacak. İşte o zaman gökyüzü bile gülümseyecek sana.

Yine de umutla güzel günlere...

Meryem SÜMER

Yorumlar

  1. Güzel yürekleriniz, yaşadığımız hüzün ve acılara bir nebze olsun kalkandır. Siz bizim tesellimizsiniz evladım. Çok teşekkür ederim Meryem cim...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Popüler Yayınlar