SEN KIZMA
Peşinen belirteyim, başlıktaki “Sen”in içine “Ben” de dahilim! Yoksa ötekileştirici bir -sen dili- kullanmak değil kastım…
“Kızma” talebim ise ne teselli, ne de yalvarma! Bilakis hakkın olmayana talip olma, anlamındadır.
O halde, hocam amma da yaptın. “Kızmaya Hakkımız Yok!” diye bir başlık yazsaydın ya, dediğinizi duyar gibiyim. Benim maksadım aynı zamanda Moneradan yolculukta öğrencilerime yol açmak olduğu için çekici vitrininin mağazaya insanları çektiği gibi yazının içine okuyucu çekmeyi, öğrencilerime öğretmektir…
Sonu -izm ile biten ideolojilere, akımlara kızmaya hakkımız yok be kardeşim. Çünkü biz Müslümanlar insanlığın taşıyıcı kolonu olmamız gerekirken olamadık. Doğal olarak -izmler, insanlığın yaşanan sorunlarına çözüm bulma maksatlı ortaya atılmış görüşler sistematiği olarak bizim eksiğimizi gidermeye çalışmışlardır. Bizim mahallede her alanda olduğu gibi bu bağlamda -izmlere karşı bir hamaset de aldı başını gidiyor...
“Kadın hakları” denildiğinde, İslam coğrafyası akla gelmiyorsa, Feminizm’e kızmaya hakkın yok be kardeşim!
“Bilim” denildiğinde senden fersah fersah uzakta ışık saçıyorsa, Pozitivizm’e kızmaya hakkın yok kardeşim!
“Akıl” insanı hayvanlardan ayıran ve ona sorumluluk yükleyen nimetimiz/vahyimiz iken aklı kullanmamayı öğütlüyor ve hem de akılla bu işler olmaz diyorsan, Rasyonalizm’e kızamazsın cancazım!
“Hakça paylaşım, eşitlik, sosyal adalet, emeğe saygı” senin mahallenden göç etmiş ve zengin-fakir arasındaki uçurum giderek artıyorken, açılan makası daraltma gayretin yoksa Sosyalizm’e kızman boğazına takılan kılçıktır canım evladım!
“Sömürü ve soygun düzeni”ne baş kaldırmıyorsan, fakirliğin alın yazısı değil gelir dağılımındaki adaletsizlikten kaynaklığını kavrayamamışsan, Kominizm’e kızmaya hakkın olmadığını bilmelisin kardeşim!
“Nezaket ve zerafet” bölgenden göç etmişse, Romantizm’e kızman rüzgara karşı bevletmendir bi tanem… Sonuçta üzerin kirlenecek ve kaçamayacaksın kardeşim!
“Sanat, edebiyat, tiyatro, şiir, müzik…” üretimin yoksa, Naturalizm’e kızmaya hiç hakkın yoktur beyim!
“Felsefe’yi küfür” sayarak, insanı saptıran kafayı yedirten bir öcü olarak tanımlayıp hayata öyle bakarsan, senin Nihilizm’e kızmaya hakkın var mı sanıyorsun? Hayatı anlamlandıramadığın için sen zaten yok hükmüne girmişsin canım benim!
“Gerçeklerle yüzleşmek” canını acıtıyor ve sen ona yaklaşmamaya özen gösteriyor geçmişinle sürekli övünüp avunuyorsan, Realizm’e kızmaya hakkın yok kardeşim. Rüya ve hayal aleminde bonzai çekmeye devam edebilirsin a benim canım!
“Sayısal çoğunluk”la övüyor ve sadece “tüketici” olduğunu anlamıyorsan, senin Kapitaliz’e kızma hakkın olmadığını bilmek, sürekli lüks olarak kalacaktır kardeşim!
“Allah var” deyip, yok gibi yaşadıktan sonra Ateizm’e köpürmene hiç hakkın yok bi tanem! Daha fazla komik olma istersen canım kardeşim…
“Ahiret var” deyip hesaba çekilmeyecekmiş gibi bir hayat sürerek, Deizm’e laf sokmaya çalışman, çaldığın mızrağı bir türlü çuvala sığdıramamandır canişkom!
“Yoksa ben bir şey kaybetmem, ya varsa senin halin ne olur?” felsefesi inanç akiden olmuş ve zar atarak Allah inancını temellendirmişken, senin Agnostisizm’e kızmaya hakkın olduğunu mu zannediyorsun a benim aymaz kardeşim!
“Empati yapmayı unutmuş” ve başkasının hakkını kendine geçirmeyi ilke edinmişsen; seni savunmak, koruyup kollamak için var olması gereken Devleti tanrılaştırıp; insanı Devlete feda eden vaftizli kutsal fikre sığınarak Devletin gerçek sahibi şeklinde elit bir zümre yaratan zihniyete baş kaldırmıyorsan, Liberalizm’e kızmaya ne hakkın var evladım?
“Hukukun üstünlüğü” yerine üstünlerin hukuku anlayışının ayyuka çıktığı dönemlerde, kanun devleti ile hukuk devleti arasındaki ayrımı yapabilecek basiretten yoksun yığınların yaşadığı yer İslam coğrafyasıysa eğer ve insanlar oradan Ecnebi diyarlara onların adaletine kaçmak için can atıyorsa eğer, senin Anarşizm’e kızmaya hakkın yoktur kardeşim!
Övgü bütünüyle ve tamamen Allah’a aitken, “Canım sana feda olsun, ömrüm ömrüne aktarılsın!” methiyeleri ile yalakalık kokusunun atmosferinde boğularak, korku imparatorluğuna özgüvensiz nesiller yetiştirerek, Faşizm’e kızmaya asla hakkın yoktur kardeşim!
En tepeye, “Her şey yolunda, yeter ki siz başımızda kalın kafidir!” karartma operasyonları ile oligarşik düzenlerini sürdürmeye çalışan kaymak tabakanın üst’üne duymak istediği şeyleri söyleyecek sadakatli yöneticiler ataması, ast’ına ise muhalif bir söz söylediklerinde en iyimser şekliyle hain, ön yargılı ve art niyetli etiketleri ile dışlattırıldıkları düzene alkış tutarken; senin Saltanatizm’den, Monarşizm’den şikayet etmeye hakkın yoktur be kardeşim!
Demokrasi’nin nimetlerinden yararlanıp, sınıf ve zümre farkının ortadan kaldırılması, toplum katmalarında dikey sıçramaların eğitimle ve eşit yurttaşlık haklarına bağlı olarak mümkün kılındığı bir düzenden; torpille her şeyi elde etmeye rıza gösterir hale gelmişsen eğer senin Despotizm’e kızmaya hakkın yok ki evladım!
“Yaşamak için öldüreceksin ya da başkasının hakkını gasp edeceksin!” anlayışı senin zihnini bürümüşken, canlılar arasında büyük balığın küçüğünü yemesi kadar doğal bir elemenin olduğunu iddia eden Darvinizm’e posta koymaya hakkın yok be kardeşim!
Rant, nüfuz ve kolaycılık üzerinden servet edinmeyi ilke edinmişken, lüks ve şatafat karşıtlı sade hayat sürme edebiyatı ve sahtekar beyanlarla, iliklerine kadar işlemiş Konforizm’e karşı çıkmaya hakkın yok ki kardeşim!
Bu gidişle “Müslümanım” iddialarımızın dahi Allah indinde bir itibarı ve kıymeti olmayacak şüphesinin hiç hatırımıza gelmemesi ise Corona virüsü gibi Septisizm akımının bizi pusuda beklemekte olduğundan dahi haberdar değiliz be kardeşim!
İslam coğrafyasının bu gidişatı, gidişat değil. Ben korkuyorum, korkunun ecele bir faydası olmadığını da biliyorum. Allah sonumuzu hayr getire diye dua ediyorum…
Hayati YAMAN
Yorumlar
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.