SİNDİRİM SİSTEMİ
Bilindiği gibi Sindirim Sistemi ağız, yemek borusu, mide ve bağırsaklardan oluşur.
Ağız, her türlü besinin fiziksel sindirimini yapar. Tükrük sayesinde, karbonhidratların kimyasal sindirimini de yapar. Hiç gözümüze kıstırmadığımız tükrüğü üretemediğimizi düşünün ne olur? Hayatın bizim için ne kadar çekilmez ve ıstırap dolu olacağını anlayacaksınız. Fiziksel sindirimde etkin olan dişler ağzımızda değirmen taşı gibi lokmaları öğütür. Enzimlerin işini kolaylaştırır. Onun tek derdi vardır. Haram lokma ile karşılaşmamak! Yetim malı ve kul hakkı yememek üzere kodlanmış olan ağız onları ne fiziksel, ne de kimyasal sindirime uğratır ki, yarın hesap gününde bozulmadan şahitlik edebilsinler diye!
Yutak, adeta yalvarır bize; ne olur benin gırtlağımdan haram lokma geçirmeyin diye. Sert ve büyük parçaların yutkunulmaması durumu bile, yutağı haram lokma kadar rahatsız edemez. Yutağın iç sesine kulak tıkarsak eğer, gırtlağımızdan geçen haram lokmalar da yarın Mahşerde bizden hesap soracaktır.
Yemek borusu, kendisine ne gelirse gelsin kaygan yapısı ile bir anda besinleri mideye indiriverir. O da haram lokma yerseniz, benim için sorun yok ben onları kaydırırım ama yarın onlar da sizin ayağınızı kaydırır, der.
Mide, güçlü asit salgısı ve kas faaliyeti ile her türlü besine fiziksel etki gösterirken, proteinlerin kimyasal sindirimini de yapar. J harfi şeklindeki anatomik yapısı, kanalizasyon kokusunu evlere sızdırmayan tesisat esleri veya kıvrımlı boruların şekillendirilerek oluşturulduğu -deve boynu- esleri gibidir. Asitli mide sıvısının hem boğaza, hem de bağırsaklara geçişinin engeller. Oda asit etkisiyle mikropları öldürüp, besinleri parçaladığı halde haram lokmalara dokunmaz. Onlara bulaşıp kendi kalitesinden ödün vermek istemez. Haram lokmaları, yenilir yutulur tarzda olmayan sözleri, şahit olduğu adam kayırmacılık ve torpil uygulamalarını bir türlü sindiremez. Hazımsızlık problemi yaşar. İstersen soda iç onlara yine kar etmeyecektir. Bu hazımsızlık, ancak ve ancak adalet ile giderilebilecektir. Bize onu haykırır.
İnce bağırsak, bütün besinlerin kimyasal sindiriminin tamamlandığı organdır. Kendisine gelen ne var ne yoksa hepsine diş geçirir. Sözü her türlü besin üzerinde etkilidir. Hatta sözünü etkili kılmak için Karaciğer ve Pankreastan da destek alır. Onlar da ince bağırsağın kendilerini hamaset nutukları ile hiç kandırmadığına şahit oldukları için her defasında ince bağırsağın yanında yer alırlar. Yani safları net ve bellidir. Lakin ince bağırsak da haram lokmalara bir türlü yanaşmaz. Adeta ateş topu gibi gördüğü kul hakkı, yetim malı ve haram lokmalara asla dokunmak istemez. Yanaşırsa yanacağını çok iyi bilir.
Ayrıca ince bağırsakların içerisi villus ve onların daha detaylı şekli olan mikrovilluslarla doludur. Bu yapılar sayesinde bağırsakların içerisi 600-700 metre karelik bir alan oluşturur ki, emilim yüzeyi arttırılmış olur. Sır tutamayan insanlara, “Her şeyi karnına sığdırdın da şu iki lafı mı sığdıramadın?” diye ne de güzel söylemiş Atalarımız! Görüyor musunuz? 100 metrekarelik apartman dairesinden tam 7 tanesinin taban alanı karnımıza sığıyor! İnce bağırsak ol ve gel de kızma, laf taşıyıcılarına ve sır saklamayı bilmeyenlere…
Besin yapıtaşları işte bu villusları saran kılcal damarlar ağı ile emilerek kan ve lenf yolu ile taşınır. Ne kan yolu ile emilenlerin içinde, ne de lenf yolu ile emilenlerin içinde haram lokmanın kırıntılarına rastlarsınız. Çünkü onlar da o bulaşık gıdaları almak ve kendilerini kirletmek istemezler. İki ayrı yoldan emilen monomer kardeşler, emilim sonrası kalbin sağ kulakçığında bir araya gelir ve kucaklaşırlar. Çünkü aralarında cilalanmış, allanıp pullanmış yetim malı ve kul hakkı yoktur!
Kalın bağırsak, sindirim atıklarını geçici bir süre depolar, süzer. İçindeki su, mineral ve vitaminleri kayıp yaşanmasın diye emerek vücuda kazandırır. Geri kalanları kokuşma ve çürüme faaliyeti ile vücuttan uzaklaştırılmak üzere anüse iletir. İnanın o da bir şekilde gırtlaktan geçmiş olan haram lokmalara dokunmaz. Ama onların pis kokusu, kalın bağırsaktan çıkar. Adeta samanı kebap gibi yedirten -çin tuzu- ile tüketime sunulmuş, damak tadına lezzetli gelen fast food besinler gibi haram lokmalar da çok lezizdir! Ancak görüldüğü gibi Huzuru İlahide şahitlik edebilmek için paketine dokunulmamaktadır!
O halde gelin elbirliği ile “Ne yerseniz yeyin ama haram lokma yemeyin.” diyen sindirim sistemi organlarına kulak verelim. Onları dinleyelim ve onları üzmeyelim. Afiyet olsun…
Yorumlar
Yorum Gönder
Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.