Hayat Kısa Kuşlar Uçuyor

 


Konu nasıl bana geldi hatırlamıyorum ama bir yanda akraba kanka teyze, bir yanda ben ve karşımda yüzüme tokat gibi vurulan gerçekler. Sanki benim evlat edinmişliğimle ilgili mevzular kendisine havale edilmiş gibi, kendisi uzman bir pedagog da ondan talep edilmiş gibi bana her şeyi anlattı.

-Şartlar uygun mu?

-Acaba gerçekleri kaldırabilecek duygu durum olgunluğunda mıyım?

-O andaki pozisyonum o bilgileri öğrenmeye müsait mi?

-Öğrendiğim yeni bilgileri kaldırabilecek psikolojik güce sahip miyim?

Kimin umurunda!.. Ben ele avuca sığmayan 15 yaşında bir çocuğum henüz…

 Öğrendiğim bilgileri anneme söylesem yine inkar edecek ve beni başka argümanlarla ikna edecekti. Bu defa ben o yolu seçmedim ve anlatan kadına inandım. Çünkü kanka teyze olan o kadın güya akraba ya, o nedenle artık emindim. Ve ben o gece hayatımda ilk defa alkol aldım!

 Halbuki o zamana kadar adını bildiğim ama tadını bilmediğim alkollü içkinin etkisiyle bayılmış ve kendimden geçmişim! Gözlerimi açtığımda farklı bir şehirde Pediatri yoğun bakımındaydım. Annem ve ben ambulansla gelmişiz buraya. Işık abi ve babam da arabayla düşmüşler ambulansın peşine.

 Hastanede normal servis odasına çıktım. Annemle babam, benim kendi pozisyonumu öğrendiğimi hala bilmiyorlar ve neden böyle bir şey yaptığımı soruyorlar! Derken babamla Işık abi memlekete döndü.

 Üç gün o hastane odasında sessizce içime ağladım. Annemle babam koca bir yalancıydı gözümde. Üç günün sonunda babam gelip bizi aldı. Eve çıkmadan Hicran ablalara gittim. Önce onlara anlattım. Annemle babama ne diyeceğimi de bilmiyordum zaten!

 Işık abi beni sıpalarla oyalarken Hicran abla da bize çıkıp annemle babama olanları anlatmış. Tabi herkes şok! İlerleyen saatlerde eve çıktım annemle babamın ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüş. Onlar da, ben de ne diyeceğimizi bilmiyoruz! Anneannem de bizde ve o da ağlamış!..

 Odama gittim bilgisayardan müzik açtım oturuyorum öyle. Birden herkes odama doldu. Artık zamanı gelmişti, bence geçiyordu da neyse. Başladılar anlatmaya, ama herkes hüngür hüngür ağlıyor. Babamı ilk defa ağlarken görmüştüm. Ben sürekli -siz bana yalan söylediniz- diyorum. Birkaç gün böyle geçti. Ama ben mümkün mertebe konuşup kalplerini kırmamak için annemle babamdan kaçıyorum.

 Bir süre sonra annem biyolojik ailene ulaştık, ablan buradaymış ve seninle tanışmaya gelecek dedi. Ve bir gün okuldan eve geldiğimde; evde bir kadın ve 17-18 yaşlarında bir genç var. Hani şu biyolojik ailenin 4. çocuğu olan ve -ben diye annem babam tarafından evlat edinilmeye çalışılıp sonra vaz geçilen çocuk- vardı ya! İşte genç olan kişi, o kız ve meğerse ablammış! Evlat edindirilmeyince yaşanan sıkıntılı ve buhranlı hayattan bir an önce kurtulabilmek için çocuk yaşta kocaya kaçıp yuva kurmuş(!) kendisi ve anlayacağınız yanındaki de kayınvalidesi.

 Normalde çok sıcakkanlı, sevecen bir insanım ama bu sefer çok soğuktum. Ama bunu bilerek ve isteyerek yapmıyordum. Ablam diye sarılıp kucaklaşmam gereken kişiye çok tuhaf bir şekilde asla ısınamadım. Tanıştık, konuştuk, annemle evlerine de gittik falan ama bende his namına zerre bir şey yoktu. Zorlasam da bir türlü olmuyordu!

 Bir defasında biyolojik ablam olan genç kız, babasının da beni görmeye geleceğini söyledi. Ama ben buna hazır mıydım? Ben ne hissediyorum, neyin içine düştüm derken annemle babam için ise korku dolu günler, uykusuz geceler başlamıştı!

 Nihayet, biyolojik baba da geldi. Onunla da tanıştık ama ben yine buzdolabı modundayım. 3-5 gün sürekli birlikte vakit geçirdik. Gezdik, tozduk, akrabalarıyla tanıştık. Ama yok işte, ilaç için desen, bende his namına gram bir şey yok!

 Görmek istemiyorum ama meraktan gidiyorum. Öte yandan kıyaslama yapma imkanı da buluyorum. Babamla, biyolojik babanın arasında uçurum vardı resmen. Sonunda ailemden de izin alarak beni yaşadıkları şehre götürmeye karar vermiş. Bana uygun bir dille durumu bildirdi babam. Eh işte dedim ve “Bana gezme çıktı ne diyelim! Gider gezer gelirim.” diye ekledim babama…

 

Hayat kısa ve kuşlar uçuyor!

Neticede bindik otobüse.

 

Gözde ÖRGEL

Yorumlar

Popüler Yayınlar