İnsan ve Yalnızlık
Soru: Yalnızlık her zaman kötü müdür? İnsan yalnızken mi
kendini daha iyi tanır?
Ben çocukluktan beri tek başıma eğlenmeyi bilen biriyim ve
çoğu zaman yalnız kalmak, kalabalık içinde olmaktan daha cazip geliyor. Tek
çocuk değilim, bir kardeşim var; ancak aramızda üç yaş fark olduğu için,
hayatımın ilk üç yılında yalnız başıma oyunlar kurmayı öğrendim. Zamanla tek
başıma kalmak bazen sıkıcı gelse de beni en çok rahatlatan şey kendimle vakit
geçirmek oldu. Belki de bu yüzden gündüzdense geceyi tercih ediyorum; gece,
insanların uyku vakti ama benim kendimle baş başa kalabildiğim özel bir zaman
dilimi.
Annemin anlattığı bir anıdan bahsetmek istiyorum: Küçükken
odamda bir çadır vardı. O çadırın içine bebeklerimi ve oyuncaklarımı doldurur,
kendime farklı bir dünya kurardım. Bebeklerime bazen anne, bazen abi, bazen
öğretmen olurdum. Okuma yazma bilmesem de çocuk kitaplarındaki görselleri
hikayeleştirip anlatmayı çok severdim. Belki de yalnızlığın bana kattığı en
güzel şey buydu: kendi dünyamı yaratabilmek.
Bu yüzden yalnızlık her zaman kötü değildir. Hatta bana göre
harika bir şeydir! Tek başıma eğlenmeyi bilen ve bundan keyif alan biriyim.
Elbette bu dünyada tamamen yalnız yaşayamayız, sosyal ilişkiler önemlidir;
fakat sürekli insan içinde olmak da yorucu olabilir. Bazen haftada en az bir
kez kendi düşüncelerimizi dinlemeli, “Ben ne istiyorum?” sorusunu kendimize
sorabilmeliyiz. Sürekli başkalarının sorunlarına odaklanmak insanı yorar.
Kendimize zaman ayırmak bencillik değildir, aksine, kendi değerimizin farkına
varmak ve kendimizi önemsemek zorundayız. Hayat kısa ve bir kere yaşıyoruz.
Kendimizin kıymetini bilmeli, her küçük şey için üzülerek hayatı
değersizleştirmemeliyiz.
Peki, “Tamam Azra, kendimize vakit ayıracağız ama kendimizi
nasıl tanıyacağız?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Kendi deneyimlerimden yola
çıkarak anlatayım:
Başlarda kendime vakit ayırmak, telefona bakıp videolar
izlemek gibi geliyordu. Oysa öyle değilmiş. Kendime vakit ayırmak, ilgi
duyduğum alanlarda kendimi geliştirmek demekmiş. Düşüncelerimle baş başa
kalmak, ama gerçekçi bir şekilde değerlendirmekmiş. Sosyal medyada zaman
harcamayı azalttıkça, nelerden hoşlandığımı ve hoşlanmadığımı daha iyi fark
ettim.
Örneğin geçen yaz piyano ve resim kurslarına gittim, bu yaz
da devam etmeyi planlıyorum. Okul zamanlarında yazı yazmanın bana iyi geldiğini
fark ettim, bu yüzden yazın kendimi bu alanda da geliştireceğim. Ancak bunları
yaparken dış dünyayla ilişkimi kesmeyeceğim. Arkadaşlarımla buluşacak, gezecek,
onların dertlerine ortak olacağım; bazen de kendi hikayelerimi paylaşacağım.
Ama ne yaparsam yapayım, kendimi unutmayacağım.
Bu yazıyı okuduktan sonra sosyal medyadan tamamen kopmayı
önerdiğimi düşünmeyin. Elbette telefonla vakit geçirmek, film izlemek benim de
yaptığım, yapacağım şeyler. Önemli olan dengeyi kurabilmek.
Kendimizi geliştirmek için çaba göstermeli ama aynı zamanda
hayatın tadını da çıkarmalıyız.
Azra Esener
Yalnız kalınca insanın düşünesi geliyor ya öyle olmasaydı yada böyle olursa nolur diye
YanıtlaSilBazen insanın düşünesi geliyor ya böyle olmasaydı ya şöyle olsaydı nolurdu diye
YanıtlaSilKendi anılarından örnek vererek kendine soru sorarak çok güzel bişey ortaya çıkarmış tebrikler.
YanıtlaSil