DALGAKIRAN-1

 


Fiziği Sevdiğim Doğrudur!

Takip ettiğiniz üzere arkadaşlar; okuyucu kitlemizden oluşan bir kısım arkadaşımız hocamızla yaptığı yazışmaları röportaj sunumları şeklinde yayınlamak üzere bana yollamaktalar. Şunu açıklıkla belirtmek isterim ki; arkadaşlarımızın oldukça değerli bulduğumuz bu özel paylaşımlarını gün yüzüne çıkararak bizlerin de istifadesine sunması takdir edilecek bir davranıştır. Dolayısıyla bu aralar, oldukça geniş hacimli sunumlarla karşınıza çıkmaktayız.

Hocamız da arada zihin dünyamızı harekete geçirecek “Dalgakıran” ve “Deniz Feneri” sunumları yaparak yorucu trafiği biraz rahatlatalım istemişti, her ne kadar pandemi tam kapanmasına yönelik trafik yoğunluğu ile eşdeğer olmasa da!..

Blog admini olarak ilk dalgayı da ben kırayım istedim arkadaşlar.

ATOM MU, ENERJİ Mİ?

Fizik bilimi, atom altı parçacıkları ihmal edersek, halen maddenin en küçük birimi olarak atomu kabul etmektedir. Nükleer santraller ise işte o küçücük ve mikroskobik varlık olan atomun çekirdeğini parçalayarak enerji üreten santrallerdir. Öyle ki, zenginleştirilmiş bir uranyum çekirdeğinden küçük bir kasabanın elektrik enerjisi ihtiyacı bile karşılanabilmektedir!

Zihninizi atom bombası yönünde çalıştırmanızı asla istemiyorum. Benim esas istediğim zihin egzersizi, “Fiziksel varlık mı önemli, yoksa açığa çıkardığı enerji mi?” yönünde olacaktır.

Dr. Joe DispenzaKendiniz olma Alışkanlığını Kırmak” eserindeki Kuantum Fiziği bölümünde; “Fiziksel evreni meydana getiren etkinin atom bölümü %0,00001 iken, enerji bölümü %99,99999’dur!” der. Ve hemen şunu da ardından ekler ki; “Ben neden %99 küsurluk bölümle değil de, %0,00001’lik bölümle daha çok ilgiliyim? Enerjimi neden ona harcıyorum?” diye soru sorar…

Müthiş bir tespit ve muhteşem bir düşünce dip dalgası!

Ayrıca bu noktada, hemen her yerde söylenen “Enerji yoktan var olmaz, vardan yok olmaz.” sözü yani termodinamiğin birinci yasası olan Enerjinin Korunumu kanunu, kafamızda bir sabitelik oluşturabilir. Yani sonsuz evren sonsuz döngü gibi… Ancak evrendeki enerji dönüşümü, madde dönüşümlerinin hepsini kapsayacak şekilde ve kendini dağıtarak gerçekleşir. ‘Kendini dağıtma’ ifadesini anlayabilmek için de hemen bir sonraki yasa olan Entropi'ye başvurmamız gerekiyor. Enerji bir başka forma dönüşürken bir öncekinden daha az kullanılabilir hale gelir. Anlayacağınız sonsuzluk bu evrene içkin bir çıkarım olamaz.

O halde ben de buradan hareketle, metni daha da uzatabilecekken burada kesip, şimdi kendime ve size sorular sormak istiyorum:

-Sen mi daha önemlisin, etki gücün mü?

-İnsan acaba fiziksel varlığıyla mı insan olarak kalıyor, yoksa yaptığı ve ettikleriyle mi?

-İnsanların insanlığının kaçta kaçı atomla, kaçta kaçı enerjisiyle ilgili?

-İnsan değersiz bir sudan yaratılmış olmaklığıyla atom yönüne, sorumluluk bilinci ve güçlü donanımıyla enerji yönüne mi bakıyor?

-Tanrılık iddiasında bulunmak kuşkusuz ki her insanda kodlanmışken, o iddiayı gerçeğe dönüştüren ama asla tanrı da olamayan zalim yönetici, kral, firavun vs. figürler enerjiyi ihmal edip, fiziğe tapanlar mıdır?

-Platonist, Sihist, Nihilist ve Mutasavvufist öğretilerdeki; fiziği yok sayarak kendini yok etmek ya da yokluk içinde kendini tanrıda buluşturacağını zannetmek ise özgüven patlaması gibi komple enerjide kaybolup gitmek midir?


Enes COŞGUN

Yorumlar

  1. Valla ne yalan söyleyeyim, ben bayıldım bu dalgakırana! Emeğine sağlık Enescim. Varlığın onur, etki gücün gurur benim için...
    Muhteşem sorular gelmiş, her biri ayrı konu başlıkları mahiyetinde zihin egzersizi sunuyor bize...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim hocam.Aslında biraz merkez bir konu oldu.Daha genele çıkılabileceği gibi özele de inilebilir.Ben de dünya-ahiret ilişkisini örnek vermek istiyorum şimdi.Ahiret yaşamı, ortalama 70 senelik bir dünya hayatıyla kıyaslanamaz önemdedir.Ancak Allah ikisi arasında bir denge kurmamızı emreder. Ahiret yaşamını güzel bir şekilde erişebilmek için de dünyayı kullanmamız gerektiğinden bahseder. Yön, sıra dünyadan ahirete doğrudur. Atomdan enerjiye giden yol gibi. Biraz üst perdede ve tamamen aynı olmamakla beraber, bilinç inşasını aynı amaçla yapar.

      Sil
    2. Yine şaşırtmadı bu yaklaşımın hatta tam göbekten yakaladın yine...

      Sil

Yorum Gönder

Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Popüler Yayınlar