VEDA-HA



Sabah vakti çıkıyorum şehirden. Eh işte seher vaktinden hallice deyip, teselli bulmak da varmış ne diyeyim?
Yüzüme taktığım karanlığın maskesi iyice ağır ki, onun ağırlığından başımı dahi kaldıramadan yürüyorum. Başımı kaldıramadığım için dümdüz ilerlemek istiyorum. Ben öyle ilerlemek istedikçe, kesikli çizgilerin önüme çıkardığı sokaklar, ayak seslerimi yankılatıyor beynimi zonklatırcasına...

Ellerim üşüyor ve onlara inat en çok kalbim sıcak! Hem öyle sıcak ki, "Bir ateşin yanamayacağı soğuklarda, kocaman bir ormanı kül edebilecek yangın taşıyor içinde..."

Muhteşem kuralların örgüsünde, şefkatli kollarda dönen şehirde, sebepsiz duyguların etkisiyle hayatını bir köşe başına bırakmış insanlar görüyorum. Etrafı gözetlemek için alabildiğine açtıkları gözlerinin, gerçeklere o denli kör olduğunu görüyorum ve paraya da bir o kadar köle olduklarına şahit oluyorum...

Uzaklaştıkça şehir, ayaklarımın altında dizildikçe sokaklar... Elele tutuşmuş sokak lambalarının, aydınlık caddelere karanlık yaydığını görüyorum!  Kaldırımlar artık çok ince, hiç kimseyi kaldıramaz yukarılara... Ben ise gidiyorum daha ileriye, hatta yükseklere. Şehri yatay mı, yoksa dikey mi terk ediyorum farkına varmadan gidiyorum?

Güneşin doğuşuyla sokağa çıkan, batışıyla evlerine giren insanlar görüyorum aynı anda... Anladım, şimdi anladım benim için gün doğumu, gün batımı yok. Zaman selama durmuş bana ve ben yükseliyorum. Yolculuğum dikeymiş bundan sonra...

Güzden bahara, yazdan kışa geçerken zaman; yüreğimi burkardı hep bu şehir. Ama bu şehirde, benim en çok sevdiğim mevsimimdi UMUT...

Şehri tanıyanlar, o güzelim mevsimi tanımaktan da çok uzaktı.

Şimdi onlara bir kelimeyle anlattığım mevsimleri ve daha ötesinde mevsimleri güzelleştiren, bereketlendiren yağmur ve kar tanelerini bıraktım bir kenara. Yağmur, rüzgar, kar ve güneş taneciklerine sarıp sarmaladığım UMUTLARIN hikayesini anlatıyordum artık, kutsal bir görev olarak!

Ne bir yolluk, ne bir ücret, ne de bir kasvet var artık. Hicret var, göç var, yolculuk var... Bu şehre nasıl tek başıma ve yalnız geldiysem, bu şehirden yine yalnız ve tek başıma ayrılmak var artık. Saat durdu, zaman askıda, göç zamanım gelmiş benim. Bavulum, çantam, çadırım da yok artık. Sadece manevi bagajım dolu, mevsimler artık hep İBRET diyor...

Şehirden çıkmışım. Üzerinde kırmızı çizik atılmış bir tabela gördüm. Ve dönüp baktım ardıma, şehrin yeni girenlerini de gördüğüm giriş kapısına. Hoş geldin tabelasını gördüm, nüfus da yedi milyar bilmem kaç idi.

Ne şehirmiş meğer! Gelenler ağırlanır, gidenler uğurlanır. İşin sırrı, gelip geçtiğimiz bir uğrak yeri olduğunu kavramaktaymış meğer...
                                               
Enes Coşgun

Yorumlar

  1. Blok beyin takımımızda 'fikrimizin ince gülü', Enes im. Seni yürekten kutluyorum evladım. Bu kadar mı içten ve bu kadar mı içeriği dolu bir yazı kaleme alınır? Doğrusu çok imrendim ve çok mutlu oldum. Her cümlesi ayrı bir anlam yüklü. Her cümlesi düşünmeye sevk eden, ayrı bir derinlik saklar nitelikte bir yazı kaleme almışsın. Tekrar yürekten tebrik ediyorum yiğidim.

    Şimdi dua ve temennim, okuyucu sayısı olarak hak ettiğin zirveyi yakalamak yönündedir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşüncelerinize tercüman olabildiysem ne mutlu bana hocam :)

      Sil
  2. Gayet guzel. Tebrikler. msoyuer

    YanıtlaSil
  3. Edebiyat şaheseri bir yazı.
    Duyguyu yansıtması ayrı bir sanat, soyut ve somut mekan tasvirleri ayrı bir sanat.
    Akıcılık mı? Gürül gürül. Sular, seller gibi.
    Masum Anadolu'nun muztarip bağrından; Türk edebiyatı adına, umut vadeden bir kalem yeşeriyor. Hüznümüzü, sevdamızı, umutlarımızı, boğazımıza düğümlenip anlatmaya güç yetiremediğimiz duygularımıza dilmaç olan.
    Bizim gibi, bizden biri.

    Yazarını kutlarım.

    Tanrı; kalemine güç, yüreğine sağlık versin!..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özel bir konu yerine hepimizin içinden geçen duygulara ve düşüncelere değinmek istedim. Yorumunuz için teşekkürlerimi sunuyorum.

      Sil

Yorum Gönder

Lütfen yorumlarınızı bizimle paylaşınız. Yorumlarınız bizler için çok değerli. Onaylama işlemi zaman alabilir. Hakaret içeren yorumlar onaylanmayacaktır.

Popüler Yayınlar